Sanal Gerçeklik Nedir?
Teknolojik gelişmeler duyu organları aracılığıyla bizi farklı dünyalara götürüyor. Genellikle bilgisayar ekranı yoluyla deneyimlenen görsel öğelerden oluşmaktadır. Duyma, hareket etme gibi olgulardan da yararlanılabilir. Sanal gerçeklik (virtual reality) bilgisayarlar tarafından simüle edilen ortamlara verilen addır.
Sanal gerçeklik bir kaçış değil tam tersi fiziksel gerçekliğe daha derinden bakmamızı sağlayacak, bizi onu dönüştürmeye teşvik edecek ilham verici bir kaynak. Sanal gerçeklik sayesinde kurulu düzenimizi baştan yaratıp daha cesur bir dünya tasarlayabiliriz.
Günümüz dünyasında yaşanan olumsuzluklar bireylerin ruhsal kaçış yolları aramasına zemin hazırlamaktadır. Güzel sanatlardan film yapımcılığına, video oyunlardan mimariye, bilimden eğitime, modadan müziğe dek çok farklı disiplin sanal gerçekliğe ilgi göstermektedir. Sanal gerçekliğin içeriği kendini ifade etmek için yeni yollar arayan kullanıcı grubu tarafından şekillendirilmektedir.
Sanal gerçeklik tüketicilere eşsiz deneyimler yaşatmak isteyen markalar için geliştirilmeye açık bir platform. Bu yıl New Museum yalnızca sanal gerçekliğe adanmış “First Look. Artists VR” isimli bir sergi düzenleyerek fantastik ve dingin temalardan sosyal ve politik yorumlara dek birçok alanda sanal gerçeklik içerik deneyimlerine yönelik geniş bir yelpazeyi bir araya getirdi. Sanatçıların yapıtları da ücretsiz bir mobil aplikasyonda ilgi gösteren herkesin erişimine açıldı.
Sanal gerçeklik üreten bir yazılım olan Mindshow’un eş kurucusu Scharf, sanal gerçeklik araçlarının ve platformlarının tıpkı yepyeni bir film yapımcıları nesli yaratan YouTube gibi, çoğu üç boyutlu uzayda keşfe çıkacak yepyeni bir sanal gerçeklik üreticisi nesil yaratacağına inanıyor.
Sanal gerçeklik hareket yakalama teknolojisi ile insan bedeninin tamamını kullanarak insan davranışını saniyeler içinde dijital nesneler diyarına taşıyabiliyor.
Scharf sanal gerçeklik deneyimleri ile bilincin ve beyninizin etrafındaki yaşamı ve dünyayı nasıl algıladığına yönelik pek çok şeyin yeniden düşünülmeye teşvik edileceğini ve sonrasında dünyaya farklı bir bakış açısıyla yaklaşılacağını söylüyor. Dünyanın nasıl bir süreç yaşadığını, düzenin neden mevcut durumundaki gibi olduğunun sorgulanacağını belirtiyor.
Sanal gerçekliğin imkansız kavramını ortadan kaldırdığı bir ortamda bu güçlü uzamı keşfetmeyen markalar belki de devasa bir fırsatı kaçırmış oluyorlar.
